Aile, tarihin her döneminde olduğu gibi günümüzde de değerini korumaktadır. Ancak ailenin insanlığın her çağında sahip olduğu öneme paralel olarak bir takım meseleleri de olmuştur. Özellikle de günümüz dünyasında ailenin karşı karşıya kaldığı kriz ve kargaşalar, aile bağlarının kaybolmaya yüz tutması ve aile içi çatışmalar konuyu bir kez daha düşünmeyi gerekli kılmaktadır. Bu nedenle Kur’an’ın aileye bakışını ve aile konusundaki yaklaşımını Peygamber ailelerini gözden geçirerek tespit etmek önemlidir. Kur’an, genel anlamda aileyi oluşturan fertlerden başlayarak aile için önemli olan hususları hak, görev ve sorumluluk çerçevesinde bizlere sunmaktadır. Kur’an’ın kendi zemininde aileyi anlatış tarzı, daima sevgi, merhamet, şefkat ve samimiyet duyguları ile bağlı fertlerden oluşması gerektiği fikrini taşımaktadır. Kur’an’a göre aile bireyleri birbirine daha çok manevi bağlar ile bağlı olmalıdır. Bu bağların yokluğunda ise aile, bireyler arası çatışmalara sahne olabilen bir kuruma dönüşmektedir. Kur’an, aileyi Peygamberler vesilesiyle gündeme getirmekte ve Peygamber ailelerine yer vererek onları aile bireyleri eşliğinde evrensel semboller olarak tanıtmaktadır. Peygamberlerin ailelerinde yaşadıkları olumlu ya da olumsuz olaylar, her çağda ailelerin karşı karşıya kalabileceği noktalardan oluşmaktadır. Kur’an’ın özellikle değindiği inanç konusundaki temel uyumsuzluk, peygamber ailelerindeki anne-baba, çocuk gibi farklı fertlerde ortaya çıkmakla, aynı meseleleri yaşayan sıradan ailelere de mesajlar vermektedir. Kur’an, Peygamber ailelerini anlatarak yaşanmış tarihi tecrübeleri bizlere sunmakta, böylece öncelikle zamanımıza, daha sonra da geleceğe ışık tutmaktadır. Böylece Peygamberlerin yaşadığı ailevi meseleler, onların aile yapısını görmemize ve bir kıyaslama yapmamıza imkân tanımaktadır. Kur’an bunları aktarırken meseleler karşısında takınılan tavrı da ortaya koymaktadır. Önemli olan bu meselelere Kur’an merkezli bakmak ve bu çerçevede çözümler üretebilmektir.